Bu konuda oldukça deneyimli olduğumu, deneyimlerimden Dalai Lama gibi dolup taştığımı ve bilgilerimi artık insanlığa yararlı olması açısından yazmam gerektiğini düşündüm.
Öncelikle sinirli bir erkeğe yaklaşırken telaş etmeyin fakat bir kol mesafesinden ileri gitmemek de lazım yoksa nami diyar Köksal baba gibi durağan halden hareketli hale geçebilir, ekseni etrafındakilere oldukça büyük hasarlar verebilir.
Daha önceden yaptığınız antremanlardan keza bu işi tek seferde yapabilmek büyük bir soğukkanlılık ister dünyalar şirini bir kedi edasıyla haklısın, olabilir, kusura bakma ben de bugün biraz sinirliydim gibi kendinizi suçlu göstercek bir kaç hoş söz söylemek de faydalıdır.
Bir takım erkekler sinirlerini boşaltana kadar konuşmak isterler bunlar için yapılcak şey ışığı görmüş hamamböceği nasıl ki ölü takliti yapıp hareket etmiyorsa aynı şekilde kıpırmadan fakat çok da göz teması kırmadan arada gözleri kaçırarak iletişim kurmaktır.
Sinirli bir erkek çöp kutusunda bulunan bir kediye benzer bir kere karşılaştıysan daima temkinli olmak gerekir, kutunun içinden firlayacak kedinin saatte yapacağı hız ve atlayabileceğini asla bilemezsin.
Bir erkek sinir halideyken asla sessizlik anında barışmaya çalışmamalısınız bir müddet zaman gerekir kendisinin de suçlu olduğunu anlaması için.
O anda ağlıyor olmak sizi daima ağlayan biti gibi gösterir çok ağlamak biraz da karizma kaybına neden oluyor.
Etraf sakinleştikten ve erkek olan birey kendine geldikten sonra tam olarak şu tarzda cümleler kurulmalıdır:
Sen dışarıda bir noktaya odaklandığın zaman brn bir başka kadına baktığını düşünüp üzülüyorum. Öyle olmadığını biliyorum ama nedense işte üzülüyorum. Kendime hakim olamıyorum.
Çektin mi bütün elemi kederi üstüne, adama kendini savunacak bir cümle sundun mu yok. Burada artık seninle tartışması pek de mümkün olmuyor.
Şimdi sarılıp barışınız. Bu taktiklerin bir kısmı kadınlar üzerinde etkilidir. Fakat kadınlar hiçbir zaman çok da yalnız bırakılmamalıdır.
Sevgiler...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder