İnançlı bir insan olarak bir zamanlar sabahlara kadar dua etmiştim. Geceden gündüze. Uyanır uyanmaz, sıkılır sıkılmaz.
Her ezanda ve aylarca. Belki dua kabul olmadı.
Belki ahım da tutmadı.
Belki çok güzel şeyler de oldu.
Belki ahımın tutmamasi daha hayırlı da oldu şu an istemedim de.
Yeni bir duamin olduğu şu gün düşünüyorum.
Güzel günlere bir adım kaldı mı?
Hayat kendince saçma, acılı , sancılı , hafif esrarengiz ağrısında haklı mı?
Neden hep hüzünlü şeyler yazmaya meyilliyim?
Zaman öyle kendi içinde saniyelere vuran sarkaç gibi umursamazca devam ederken. Savaşın içinde kalmış küçük bir kızın ahi tutuyor mu?
Acılı bir annenin? Terkedilmiş bir yaşlı babanın?
Mazlumun ahı denen şey var mı?
Varsa bunca zulümden sonra kime yarar?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder